4 Nisan 2019 Perşembe

Aşkın Suçları - Marquis de SADE


Yazarın dünya da en bilinen eseri “aşkın suçları” …

Kitap aslında yani üstad Cemal Süreyanın önsözde verdiği bilgiye göre 11 kısa öyküden/novelladan oluşuyor fakat bu kitapta sadece üçü yer alıyor. Marquis de Sade dünya da sadizmin kurucusu ahlaksızlık filozofu olarak tanımlansa da bu kitapları okuyan bazıları ahlaksızlık diye baksa da yine üstad Cemal Süreyanın verdiği bilgileri aynen aktarıyorum; “bu eser Dostoyevski, Lamartine, Baudelaire, Swinburne, Lautréamont, Nietzsche, Puşkin, Kafka ve Apollinaire gibi ünlü isimlerin başucu kitabıdır” işte böyle demek dünya edebiatına tokat atmış bu isimlerde sapığın tekiymiş canım …

Dediğim gibi üç kısa hikaye de “erdem” etrafında dönüyor
Kitabın dilin sanılanın aksine edebi …
Mesela ilk hikayemiz Florville ve Courval her ne kadar genç bir kızın ahlaksız madamların elinde kötü yollara düşmüşlüğünün itirafları şeklinde olsa da hikayedeki genç kızın kullandığı dil aslında çok düzeyli, hatta terbiyeli ve sanılanın aksine pornografiden son derece uzaktır hatta kitabı okuduktan sonra Sade hakkındaki düşüncelerinizde değişecektir …

Neyse fazla anlatmayalım önyargılarını kırmak isteyenleri önyargıları ile baş başa bırakıp şu alıntıyı da buraya yazıp kaçıyorum;
… şöyle diyorlar, her ulus kendine göre bir erdem yarattığına göre, erdem diye bir şey yoktur. Çok saçma bir görüş bu. Bir ırmak binlerce küçük kola ayrılır diye o ırmağın varlığından kuşkulanabilirmiyiz”

Yazarın en “soft” eseri Aşkın suçları, erdemin ve tutkunun elinde köle olduk netekim …

Namaste çek kürekleri kayıkçı!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder